ÖFKE YÖNETİMİ
Amaç
Öfkenin olumsuz etkilerine maruz
kalmamak ve saldırgan davranışlara dönüşmesini engellemek için;
Doğru olarak ifade etmek,
Biriktirmemeyi öğrenmek,
Öfkelenen kişilerin öfkesinin
size zarar vermesini engelleyici iletişim kurma yollarını paylaşmak
amaçlanmaktadır.
Akış
§ Duyguların
farkında olmak
§ Öfke
nasıl etkiliyor?
§ Öfkenin
esiri olmamak
§ Öfke
hangi sinyalleri veriyor?
§ Öfkeyi
doğru ifade etmek
§ Neler
öfke yaratıyor?
§ Öfkeyi
kontrolden çıkaran davranışlar
§ Öfke ve
şiddet
§ Öfkeyi
yönetmek
§ Kimler
öfkesini yönetemez?
§ Karşı
taraf ne zaman öfkeleniyor?
§ Öfke
kontrolü
§ Öfke
durumunda yapılacaklar
ÖFKEYİ YÖNETMEK VE KONTROL ETMEK
1.
Adım: Duyguların Farkında Olmak
Öfkeyi
yönetme ve kontrol etmenin birinci adımı duyguların farkında olmaktır.
Duygular;
§ Doğaldır
§ Duygularını
herkes fark eder
§ Bazı
kişiler kontrol ederken zorlanabilir
§ Geçicidir
§ Geçişlidir…
Öfke de yaşanılan diğer duygular
gibi en doğal duygulardan biridir ama:
Sinirin ve öfkenin
saldırgan davranışlara ve kine dönüşmesini kontrol etmek bireysel
sorumluluğunuzdadır.
Öfkenizi
tanımak aslında sizin sorumluluğunuzdadır. Öfke, ne zaman patlayacağı belli
olmayan güçlü bir duygudur. Fakat kontrolden çıktığı zaman yıkıcı olur, hem
kişinin hem de bulunduğu ortamın yaşam kalitesini bozar.
Duygusuz hiçbir insan evladı olamayacağı gibi
öfkesiz de hiç kimse olamaz. Dolayısıyla öfke, bizi biz yapan gayet insani bir
duygudur.
Ne var ki kimimiz kolay kolay öfkelenmez iken
kimimiz de öfkemizden her an tutuşmaya hazır saman alevi gibi parlarız. Bununla
birlikte çoğu zaman öfke duygusundan dolayı sorun yaşar hatta bundan dolayı
başkalarına da sorun yaşatırız. Öyle bir an olur ki, birkaç dakikalık öfke tüm
hayatımıza mal olabilir. Bu anlamda öfke hayati bir önem de taşır.
Öfkeyi Doğru İfade Etmek DİKKAT!
Öfkenizi eyleme geçmeden önce
fark edebiliyor musunuz? Öfkeniz sizi kontrol etmeden önce vücudunuz hangi
sinyalleri veriyor?
Biriktirilen tüm duygular bir gün
kontrol edilemeyebilir ve patlamaya sebep olabilir.
Duygularımız, yemek yemek, su içmek ve nefes alıp
vermek kadar yaşamımızın doğal bir parçasıdır.
Bizi biz yapan en önemli noktalardan biridir
duygular. Duygularımız zaman zaman mutsuzluğumuzun kaynağı, zaman zamanda
heyecanımız, gururumuz, öfkemiz, sevincimiz ve coşkumuzdur.
Nelerin öfke oluşturduğunu
bilebiliriz örneğin:
- Belirli bir kişi
- Belirli tip kişiler/olaylar
- Kaygı yaratan özel durumlar (kayıplar,
tehditler, engellenmek, reddedilmek…)
- İstenmeyen sonuçlar, karşılanamayan
beklentiler, hata yapma-küçük düşme korkusu
- Ya da geçmiş travmatik bir olayın yarattığı
durumlar
Davranışlarımız Neden Bozuluyor?
- Anlaşılmamak
- Kışkırtılmak
- Ciddiye alınmamak
- Yetersizlik
- Bir şey yapamamak
- Hayal kırıklığı
- Beklentilerin yerine gelmemesi
- Haksızlığa uğramak
- Eleştirilmek
Öfkenin dışa yönelmesi: Bir
kişiye, olaya ya da kaygılandıran özel sorunlara karşı öfke duyulması
Öfkenin içe yönelmesi: O sırada
olan olaya değil, kişinin eskiden başından geçmiş travmatik bir olaydan kalan
öfke duygusu
İnsanın yaşadığı, öfkenin
yalnızca buzdağının görünen kısmı, altta kalan büyük bölüm öfke duygusunun
altında yatan başka gizli duygular vardır.
Şunu unutmamak gerekir olayları
ve insanları değiştirmek zordur, ama
- Bir konuyla ilgili düşünceler
- Alışkanlıklar
- Olaylara bakış açısı değiştirilebilir.
Bizi Öfkelendiren Nedenler
1. Genlerimiz:
Konuyla ilgili çalışmalar tamamlanmamış
olmakla birlikte psikoloji alanında yapılan araştırma sonuçlarına göre,
kişiliklerimizin en az yüzde ellisi genetik olarak programlanmaktadır. Başka
bir deyişle bazı davranış eğilimleri ile dünyaya gelmekteyiz.
2. Sağlık durumumuz:
Bedensel bir engelin olması, çoğu zaman
yorgun hissetmek, gerilim, dengeli beslenmemek, sağlık problemleri, kronik
hastalıklar vb. öfkeye zemin hazırlayabilmektedirler.
3. Çevremiz:
Trafik sıkışıklığı, ilerlemeyen bir kuyruk,
yere tüküren insanlar, hava şartları, azınlık grubu üyesi olmak, politik
baskılar, vb.
4. Yaklaşım ve beklentiler:
Doğruluk, dürüstlük, adalet, nezaket,
herkesin işini iyi yapması, kurallara uyulması gibi beklentiler evrensel
doğrular olmakla birlikte bunların yerine getirilmemesi öfkenin oluşmasına
neden olabilmektedir.
5. İş koşulları:
İş yerinde işlerin istenildiği tarzda
gitmemesi, arkadaşlar arasındaki çatışma ve rekabet, terfi ettirilmeme, ücret
azlığı vb.
İnsan ilişkilerinde
yaşanan pek çok sorun uygun biçimde ifade edilmemiş öfkeden
kaynaklanmaktadır.
Öfke bir duygudur fakat
birden bire şiddete dönüşebilir. Şiddet ise istenmeyen bir EYLEMdir.
2.Adım: Öfkeyi Yönetmek
Öfke Düzeyini Anlamak
- Hafif bir sinirlilik hali, gerginlik
- Yüksek derece sinirlilik
- Şiddetli öfke nöbetleri
Nasıl anlarız?
- Kendi öfkenizi ve başkasının öfkesini nasıl
algılıyorsunuz?
- Öfke ile ilgili neler yaşıyorsunuz, bu konuda
nasıl deneyimleriniz var?
- Nasıl başa çıkıyorsunuz?
Öfkelendiğinizde
duygu durumunuzda ve vücudunuzda ne gibi değişiklikler oluyor?[1]
Öfkenin Fiziksel Belirtileri
- Çarpıntı
- Yorgunluk
- Baş ağrısı
- Soğuk ya da sıcak basması
- Mide-bağırsak bozukluğu, sindirim zorlukları
- Nefes darlığı
- Mide bulantısı
- Ellerde titreme
- Uyku bozuklukları
- İştahta bozulmalar (çok az yeme, aşırı yeme)
- Gürültü-sese karşı aşırı duyarlılık
- Bitkinlik
- Boyunda, ensede, belde, sırtta ağrı ve
kasılmalar
Öfke tarafları olumsuz
etkiler.
Kimler Öfkesini Etkin Yönetemez?
- Duygularının farkında olmayan
- Çok duygusal
- Duygularını çok biriktiren kişiler
- Sorumluluklarının arkasında olamayan
- Sert tavırlı
- Baskın ve kontrolcü özelliğe sahip
- Haklı olduğuna inanan (yanlış düşünce
kalıbı), bencil
- Olumsuz duygularını kontrol edemeyen kişiler öfkeyi
kontrol edemeyip patlamalar yaşayabilirler.
Öfke hafif bir gerilimden yıkıcı bir patlamaya kadar giden
geniş bir aralıkta olabilmektedir. Tıpkı diğer duygularda olduğu gibi
fizyolojik ve biyolojik değişimler oluşmakta, öfkelenildiğinde kalp atımı ve
kan basıncı yükselmekte, enerji hormonları olan adrenalin ve noradrenalin
düzeyleri değişmektedir.
Sizin hangi özelliğiniz öfkeyi yoğun yaşamanıza etki ediyor?
- Sınırlar korunmadığında
- Haklar ihlal edildiğinde
- Gereksinimler doğru şekilde karşılanmadığında
- İşler beklenildiği gibi gitmediğinde
- Yolunda gitmeyen meseleyi görmede güçlük
çekildiğinde
- Problem çözme becerisi düşük olduğunda
- Stres kontrol edilemediğinde
- Yaşamdaki önemli bir duygusal sorun ihmal
edildiğinde (kişi kendisiyle ilgili her şeyin her zaman farkında
olamayabilir)
- İlişkide kişinin kendinden çok şey feda
ettiği durumlarda
- İnançlara, tutumlara, isteklere ters düşen
durumlar içinde olunduğunda
Öfkelendiğinizde siz neler
yapıyorsunuz? Neler yapabilirsiniz?
Öfkelenen kişi o sırada olayları
ve insanları istemeden abartılı ve çarpıtılmış olarak algılar.
- Öfke kontrolü - haklıyken haksız duruma
düşmemek
- Sinirinizi doğru bir şekilde ifade etmek
- Geri dönülmesi imkansız durumlar ve pişmanlıklar
yaşamamak için öfkenizi kontrol etmeye
ya da karşınızdakinin öfkesini kontrol
etmesine uygun ortamlara fırsat vermeye hazır mısınız?
Öfkenin Sağlıklı İfadesi
- Önce farkında olmak
- Ne istediğini bilmek
- Duygularının farkında olmak
- Düşünce ve inanç kalıplarını görmek
- Duygularını açık ifade etmek
- Kendine güven duymak
- Başkaları ile ilişkilerde kendine olan güveni
ve özsaygıyı korumak
Kültürümüz kadınları sosyal
olarak şartlayıp öfkelerini ifade etmelerini kısıtlarken, erkeklere daha çok
şans tanımaktadır.
- Bu duyguları öncelikle fark etmek,
- Bunu yaşanılan kişiyle paylaşmak,
- Karşı tarafın anlamasını sağlamak,
- Anlaşıldığını hissetmek,
- Başka şeylerle ilgilenerek söndürebilmek,
- Yönlendirebilmek,
- Öfkenin duyulduğu kişi ya da kişilerle
paylaşmak
- Derin bir nefes almak ve 10’a kadar saymak: Ağzınızdan
herhangi bir kelime çıkmadan önce konuyu biraz düşünün.
- Yürüyüşe çıkmak:
Biraz yürüyüş konudan
uzaklaşmayı, sakince düşünmeyi sağlar. Konuyu bambaşka bir gözle
görmek.
- Sakinleşmek için kendi kendine konuşmak
(telkin): Rahatlıyorum ve sakinim, bu konuşmayı, bu
işi olumlu bir şekilde hallediyorum, bitiriyorum gibi.
- Konuyu doğru anlamak: Müşteri
size bağırıyor ya da saygısız davranıyorsa, aslında sorun size saygı
duymamasından değil, öfkesini kontrol edememesinden kaynaklanıyor
olabilir. Bu açıdan bakarak sorunu
aşmak için sizin yardımınıza ihtiyaç duyduğuna odaklanmak.
- Espriden faydalanmak: Bazen
espri öfkeyi yatıştırmanın iyi bir yolu olabilir, dozuna dikkat.
Ne yapalım?
- Olaylar
karşısında duygularınızı açık ve nezaketli bir şekilde ifade edin
- Sorumluluk
sahibi olun
- Olumsuz
duyguları karşınızdaki kişilere zamanında, kişiye ve ortama uygun şekilde
paylaşın
- Kendinizi
tanımak, nerede ne yapacağını bilmek kendini kontrol etmede size başarı sağlar
- Empatik
anlayışa sahip olmak için karşı tarafın gözünden görmeye çalışın
- Eğer
birden fazla kişi çalışıyorsanız ve diğer arkadaşınız sizin öfkelendiğiniz
bir olaya sizin kadar tepki vermiyor ise onun bakış açısını anlamaya
çalışın
- Öfkesini
etkin yönettiğini düşündüğünüz, ekip arkadaşlarınız, ekip lideriniz ya da
yöneticinizi bu konuda örnek alın
Öfkeli
olduğunuzda önce bir sakinleşin, gösterdiğiniz tepkilerin farkında olun,
- Aklınıza
gelen ilk şeyi söylemeyin,
- Düşünerek
davranın, ne söylemek istiyorsunuz? Sonunda neyin gerçekleşmesini
istiyorsunuz?
Nasıl bir sonuca varmak istiyorsunuz?
- Karşınızdaki
kişinin söylemeye çalıştıklarını dinlemeye ve anlamaya çalışın,
- Hemen
cevap vermeyin,
- Karşı
taraf tepkili davranıyorsa haklı iken haksız duruma düşmemek için
kendinizi kontrol edin ve varmak istediğiniz sonuca odaklanın.
Öfkenizi
kontrol etmek kadar başkasının öfkesini üstlenmemek de önemlidir.
- Karşınızdaki
kişiyle ilişkiyi doğru yönetmek,
- Başkasına
dair öfkesini size yöneltmesine izin vermemek,
- Öfkeye
maruz kaldığınızda kendinizi korumak,
- Başkasının
öfkesini üstünüze almamak
İzin vermeyin: Öfke sizi kontrol etmesin!
Öfkeli Kişileri Yönetmek
- Kışkırtan
kişi ve durumları fark ederek bu durumdan kaçınmaya çalışın
- Olayları
tahmin ederek düşünün, gidin, tartışmalara katılın
- Öfkeli
kişi/kişiler karşısında hazırlıklı olun, ikna edici açıklamalar yapın
- Karşı
tarafın çatışmaya açık oluşunu etkin yönetin
- Yapılan
eleştirileri kızmadan dinleyin
- Karşı
tarafın kurum yada sizinle ilgili verdiği geribildirimleri dinleyin
- Öfkenizi
kontrol etmek için rahatlatan iç sesinizi dinleyin
- Yaşadığınız duyguları fark edin ve gerektiği zaman paylaşın
- Karşı
taraf üzerinde olumlu etki yaratmaya kararlı olun, sabırlı , nazik, sıcak
iletişim kurun
- Karşı
tarafın öfkesini arttıracak davranış tarzı ve sözel ifadelerden kaçınmaya
dikkat edin
Çaresiz
Olmamak / Çaresiz Görünmemek
- Kendine
güvenli, kararlı, donanımlı
- Olaylara
çözümcül yaklaşmak,
- Seçenekleri
sıralamak,
- Karşı
tarafa güven vermek,
- Başkasının
öfkesini üstlenmemek
Kimlere Tepki
Gösterirsiniz?
Olumsuzluk İfade Eden ve Öfke Uyandıran Sözcükler Kullanmayın
- Ben … …
..
- Sen … … …
- Kardeşim!
- Ha…
- Her zaman
… … … …
- Hiçbir
zaman ,,, ,,, ,,, ,,
- Yok ya!
- Asla, … …
… …
- Zaten … …
… …
Akut Öfke Durumunda Yapılacaklar
- Ortamdan
bir süre uzaklaşıp, sakinleşmeye çalışın.
- Dışarı
açık havaya çıkın, su içebilir, başka bir şeye dikkat verebilirsiniz. Kendinizin ve karşınızdakinin öfkesinin
kontrolden çıkmasına izin vermeyin.
- Derin
nefes alıp verin.
- Sakinleştirici
durumlar hayal etmeye çalışın.(çocuklarınızı düşünün, en sevdiğiniz yemeği
düşünün)
- “Sakin
oluyorum!” ya da “Gevşiyorum” telkinlerinde bulunun.
Ben
bazen sinirlerime hakim olamıyorum, çok sinirli olduğumu düşünüyorum. O
anlık sinirle (bu çok kısa bir süre oluyor ve geri sakinleşiyorum) dememem
gerekenleri ve yapmamam gerekenleri yapıyorum. Sonra pişman oluyorum. Genelde
kendimdeki olumsuz şeyleri görüyorum.
Bu
size tanıdık geliyor mu?
Kendinizi Güçlendirin, Kontrol Edin
- “Rahatla”,
“boş ver ” yapsın, boş ver söylesin gibi, yavaşça, sakinleştirici ve
yatıştırıcı sözcükleri tekrarlayın. Bu arada derin soluklar almaya devam
edin.
- Hayal gücünüzü
kullanın; sizi rahatlatan bir olayı, deneyiminizi düşünün.
- Dinlenme
ya da uyku gibi stres içermeyen egzersizler, kasları gevşetir ve
yatıştırır. Bu teknikleri gün içinde yapın ki stresli ortamlarda otomatik
olarak uygulanacak hale gelsin.
Problem Çözme
Öfke ve engellenme yaşadığımız durumlar bazen yaşantımızdaki gerçek ve kaçınılmaz sorunlardan kaynaklanmaktadır. Öfke her zaman yanlış değildir ve bazı sorunlara verilen doğal sağlıklı bir tepkidir. Her sorunun bir çözümü olduğuna dair geleneksel inançlar vardır ve yaşadığımız sorunlarda bu çözümün her zaman olmadığını görmek hayal kırıklığı yaratmaktadır. Bu tür durumlarda en iyi yaklaşım sorunu nasıl ele alacağınızdan ziyada çözüm bulmaya odaklanmaktır.
Sorunun çözümü için bir plan yapın ve yol boyunca ilerlemenizi kontrol edin. Çözüm her zaman en iyi sonucu bulmak ve uygun cevap bulunmadığında kendini cezalandırmak değildir. Eğer iyi niyetle yaklaşır ve ciddi bir çaba harcarsanız, sabırlı davranırsanız, hep ya da hiç biçiminde düşünmezseniz sorun çözümlenmemiş olsa bile doğru yolda olduğunuz anlamına gelmektedir.
İletişim Becerilerini Geliştirmek
Öfkeli insanlar sonuca yönelik tutum ve davranışlara eğilimlidirler ve bu uygun sonuç olmayabilir. Ateşli bir tartışmanın ortasında düşünülecek ilk şey yavaşlamak ve cevaplarınızı düşünmek olmalıdır. Aklınıza ilk gelen şeyi söylemeyin, ne söylemek istediğinizi sakin ve dikkatlice düşünün. Aynı zamanda diğer kişinin söylediklerini cevap vermeden dikkatlice dinleyin.
Öfkenin altında yatanı dinleyin. Örneğin, daha fazla özgürlük ya da kişisel alan ve sizin için önemli olan insanlarla daha fazla yakınlık ve iletişim istiyor olabilirsiniz. Eğer karşı taraf sizin etkinliklerinizden yakınmaya başlarsa bir bekçi, gardiyan ya da boynuzları bilenmiş biri gibi misilleme yapmaya kalkışmayın.
Eleştirildiğimizde savunmaya geçmek doğal bir davranıştır fakat kavgaya dönüşmemelidir. Bunun yerine kelimelerin altında yatan mesajı anlamaya çalışın. Örneğin bu mesaj karşı tarafın sevilmediğini ya da ihmal edildiği duyguları yansıtıyor olabilir. Bu sizin için bir sorgulama süreci olabilir, nefes alabilecek bir alana ihtiyaç duyabilirsiniz fakat öfkenin kontrolü ele almasına izin vermeden tartışma konusuna odaklanmalısınız. Durumu korkunç hale getirmeden serinkanlılıkla çözümlemeye çalışın.
Mizahın Gücü
Mizah daha dengeli bir bakış açısı elde etmeye yardımcı olan yollardan biridir. Öfkeli olduğunuz bir anda öfkelendiğiniz kişiye belirli sıfatlar ya da etiketler takmaya başladığınızda bir an durun ve o insanın gerçekten öyle olduğunu düşünün, bu sahneyi gözünüzün önünde canlandırın. Örneğin karşınızdaki kişinin kaz kafalı olduğunu düşünüyorsanız, o şekilde işlerini yaparken gözünüzün önüne getirin. Eğer karşınızdaki kişiyi gerçekten öyleymiş gibi canlandırabilirseniz, öfkenin azalmaya başladığını fark edeceksiniz.
Dr. Deffenbach yoğun öfke yaşayan insanların mesajlarının altında “her şey benim istediğim gibi olmalıdır”ın yattığını belirtmektedir. Öfkeli insanlar kendilerinin ahlaken haklı ve doğru olduklarına inanmaktadırlar ve engellenmelerine ya da planlarının değiştirilmesine yol açan her türlü olay ya da durum onlar için bir aşağılanma olarak algılanır ve kendilerinin bu sıkıntıyı yaşamamaları gerektiğine inanırlar. Başka insanlar bu sıkıntıyı yaşayabilirler ama onlar yaşayamazlar.
Kendinizde buna benzer bir dürtü hissettiğiniz zaman, kendinizi yaşadığınız bölgedeki her şeyin sahibi olan bir tanrı ya da tanrıça gibi hayal edin. Tüm insanların sizin isteklerinizi karşıladığını düşünün. Bu hayali görüntülere ne kadar ayrıntı koyarsanız, ne kadar talepkar olduğunuzu ve ne kadar mantık dışı davrandığınızı daha iyi anlayacaksınız. Ayrıca durum ve olayların gerçekten ne kadar önemsiz olduğunu fark edeceksiniz.
Mizah kullanılırken iki noktada dikkatli olmak gerekmektedir. Birincisi mizah kullanımının sorunlarınızı gülerek geçiştirmek demek olmadığını tam tersine onlarla yapıcı bir biçimde yüzleşebilmek demek olduğunun farkında olmanızdır. İkincisi ise mizah kullanayım derken alaycı ve aşağılayıcı başvurmaktan kaçınmaktır. Çünkü bu sağlıksız öfke ifadesinin başka bir yoludur.
Bu tekniklerin ortak noktası kendinizi çok ciddiye almanızın önüne geçmektir. Öfke ciddi bir duygudur ancak genellikle ona eşlik eden düşünceler incelendiğinde sizi güldürebilmektedir.
Çevreyi Değiştirmek
Bazen sinirlenip öfkelenmemize yol çan şeylerden biride yakın çevremizdir. Sorunlar ve sorumluluklar üzerinize öyle fazla gelir ki düştüğünüz bu duruma ve bu durumu temsil eden insanlara karşı çok yoğun öfke duyarsınız.
Kendinize bir mola verin. Gün içinde özellikle stresli olacağını bildiğiniz saatlerde sadece kendiniz için kullanabileceğiniz bir zaman ayırın. Örneğin, çalışan bir anne eve geldiğinde kendisine ayıracağı bir 15 dakikalık süre bulursa, çocukların isteklerine esip- gürlemeden cevap verebilecektir.
Kendinizi Rahatlatacak Diğer Yöntemler
Zamanlama: Eğer siz ve eşiniz bazı şeyleri akşamın geç bir saatinde konuşuyorsanız (belki yorgun ve dikkatsiz olduğunuz için beklide sadece alışkanlıktan) ve bu konuşmalar hep tartışma ile sonuçlanıyorsa, bu tür konuları konuşma saatinizi değiştirin.
Kaçınma: Eğer çocuğunuzun dağınık odasının önünden her geçişinizde çok sinirleniyorsanız, kapıyı kapatın. Sizi öfkelendiren şeylere bakmamaya çalışın. “Öfkelenmemem için çocuğumun odasını temiz tutması gerekiyor” demeyin. Bu noktada konumuz bu değil. Konu kendinizi olabildiğince sakin tutabilmektir.
Alternatif Bulma: Gün içindeki bazı olaylar sizi öfkelendiriyorsa (örneğin yoğun trafikte sıkışıp kalmak) bunun için çeşitli çözün yolları araştırın (trafiğin daha az olduğu bir güzergah, otobüs ya da metro kullanmak) ve uygulamaya koyun.
Ne Zaman Profesyonel Yardım Almak Gerekir?
Eğer öfkenizin tamamen kontrol dışına çıktığını, ilişkilerinizde önemli bir etkisinin olduğunu ve yaşamınızın önemli bir kısmını kapladığını hissediyorsanız, danışmanlık almayı düşünebilirsiniz. Yardım alacağınız uzmanla düşünce ve davranışlarınızı değiştirme tekniklerini çalışabilirsiniz.
Sonuç
Öfkenin olmadığı bir yaşamın olmadığını unutmayın. Tüm çabalara rağmen bazı şeyler haklı olarak sizin öfkelenmenize neden olmaktadır. Yaşam hayal kırıklığı, acı, kayıp ve başka insanların öngörülemeyen eylemleri ile dolu olacaktır. Bunları değiştiremezsiniz fakat bu olayların sizi etkilemesine izin vermeme yolunu seçebilirsiniz. Öfke tepkinizi kontrol ederek uzun vadede sizi mutsuzluğa sürüklemelerine engel olabilirsiniz.