Ergenlik?
·
Winnicott “Büyümek, bedende ve ergenin ruhsal dünyasında
gerçekleşen saldırgan bir eylemdir.”
§ Birçok açıdan büyük değişikliklerin yaşandığı bir
başkalaşım/bireyselleşme dönemi
§ Bazı yazarlara göre ergenlik, ikinci bir doğum
§ Zayıf, kırılgan ve savunmasız bir dönem
§ Egonun çok fazla hassaslaştığı, ama aynı zamanda çok
fazla çalışması gereken bir dönem
§ Dış gerçekliğe/yaşama
uyum süreci
§ Ergenlik, tam bir yapı oluşumundan önceki aktif süreçtir.
·
BÜYÜYEN SADECE BEDEN DEĞİL!
·
Ergen sadece çocukluk bedeninden değil, çocukluktaki
ilişki biçimlerinden de ayrılmak zorundadır. Çocukluk döneminde kullandığı
savunmaları gözden geçirmeli ve yeniden yapılandırmalıdır.
·
Ancak bu durum çoğu zaman iyimser bir beklenti den öteye
geçemez.
·
Gel de Yönet!
·
Ergen bir taraftan özgür olmak isterken bir taraftan da
anne-babadan ayrılmak istemez(gece 3’e kadar gezip ÖSS’ye anne-babasıyla
gitmesi).
·
Ciddi ruhsal sorunların bazıları bu dönemde ortaya çıkar
ve erken fark edilmezse ömür boyu izleri sürecek sorunlara dönüşebilir.
·
Referans Teşkil Eden Bir Dönem
·
Yetişkin
dönemindeki birçok patoloji kaynağını ergenlik döneminden alır. Yeme
bozuklukları, madde kullanımı, intihar düşünceleri, evden kaçmalar, adam
yaralamalar vb… ergenlikte başladığı gibi psikotik süreçler ve dağılmalar da bu
dönemde başlar.
·
Bu çocuk bizim mi?
·
Aslında bebeklikten itibaren oluşturduğumuz paketin
açılmasıdır.
·
Sürprizi bol bir kutu
·
Kaos ve melankoli içeriyor.
·
Üstüne yaşam koşulları sınavlar vs…
·
Bir de sorumluluklar olmasa.
·
Ergen hep almak ister!
·
Ergende sık karşılaşılan problemler
·
Ergenlerde bir tembellik vardır, ancak bu, inhibisyondan
kaynaklanır. Arkasında depresif bir duygu vardır ve problematiğe karşı geliştirir
bunu ergen. Dış dünyadaki nesneleri istemez, dış dünyaya yatırım yapmak
istemez. Burada hem değişiklik için
büyük bir arzu, hem de yerleşik olma isteği vardır.
·
Yok yok!
·
Ergenlikte okul problemleri çok fazla görülür.
·
Aile içi çatışmalar
·
Arkadaşlık ilişkilerinde istikrarsızlık
·
Umursamazlık
·
Aşırı duygusal hassasiyet
·
Okul başarısızlığının yanı sıra duygusal başarısızlıklar
da yaşanabilir(en çok yaşanan inhibisyon budur).
·
Kimlik karmaşası
·
Anti sosyal eğilimler
·
Ergenlikte Ne
Olur?
Ergenlikte Ne
Olur?
·
Bu dönemde,
cinsiyetle ilgili iç salgı bezlerinin etkisiyle bedende değişim başlar.
Ergenlikte en çok değişen şey bedendir. Aslında bedende hiçbir zaman
ergenlikteki kadar zengin bir değişim görmüyoruz. Ama bu aynı zamanda hem
değişim hem de karışıklık olarak görülmelidir.
·
Eşgüdüm!
·
Ruhsal gelişimle bedensel gelişim eş zamanlı
gitmemektedir, bir harmoni yoktur. Öncelikle hormonal, fizyolojik bir değişimle
ergenliğe girilir. Beden gelişmiş, ancak ruhsal dünya henüz gelişmemiştir.
Krizi oluşturan bir taraftan da budur aslında. Çocukluk bedeninden
kurtulmuştur, ama çocukluk dönemi savunmaları vardır.
·
Parodox İşe Yarıyor!
·
Aile içindeki konumu değişmeye başlar; çocukluktan
çıkmıştır ve sorumlulukları artmıştır.
·
Ergenlikteki değişimin en önemli yanı, ebeveyne karşı
özgür ve bağımsız olmak, yani onlardan farklı bir birey olmaktır.
·
Aile Ne İster ki?
·
Ergenlik sorunsalının en temel ekseni, ebeveyne olan
ihtiyaçla bedendeki değişim sonucunda gelinen kendi başına bir birey olma
paradoksudur.
·
Ergenlerde
yıkıcılığa kadar varan direnme, karşı gelme gibi yaklaşımları anlamanın en iyi
yolu, bu ayrışma-özerkleşme paradoksunu bilmektir.
·
Toplumsal rolleri oluşmaya başlar, gelecekle ve meslek
hayatı ile ilgili hedefler oluşturmaya başlar.
·
Diyabet ve Ergenlik
·
Ergenlik
·
Bireyselleşme süreci
·
Cinsel gelişim
·
Artan beden algısı
·
Sosyal açılım
·
Öfke ve kaygı
·
Özdenetimsizlik
·
Psikolojik durum değişiklikleri
·
Diyabet
·
Bağımlılık eğiliminde artış
·
Erken gelişim vs.
·
Beden algısında ciddi bozulma
·
Gizlenme eğilimi
·
Öfke ve kaygıyı tetikleyiş
·
Özdenetim gerekliliği
·
Depresyon ve anksiyete de ciddi artış
·
Dikkat!
·
Diyabet tüm ergenlik sürecini derinden etkileyen bir
sağlık sorunudur.
·
Diyabetik Ergene Terapötik Yaklaşım İlkeleri
·
Gerçekçi yaklaşım
·
Ölçülü samimiyet
·
İçinde olunan dönemi iyi analiz
·
Savunmaların keşfi
·
Mutlak ve koşulsuz saygı
·
Öfkenin objesinin tespiti
·
İkincil kazançların tespiti
·
Gerçekçi hedefler
·
Uygulanabilir metotlar
·
Özdenetim artırıcı
etkinlikler
·
Gerçekçi Yaklaşım
·
Diyabet konusunda objektif bilgilendirme
·
Aileden bağımsız değerlendirme
·
Oluşmaya başlamış kişilikle doğrudan temas
·
Duygusal ve rasyonel iletişim bileşeni
·
Riskler konusunda tehdit içermeyen anlaşılır ifade(tehdit
yok)
·
Sonuç odaklı değil süreç odaklı ilişki(adım adım)
·
Kolay olandan başlama kontrol gücünü artıracaktır(kan
şekeri ölçümü).
·
Ölçülü Samimiyet
·
Abla değil.
·
Anne hiç değil.
·
Öğretmen değil.
·
Arkadaş değil.
·
Muhbir değil.
·
Dayatmacı değil.
·
Sanırım en iyisi problem ortak paydasında problemin
ötesinde işbirliği…
·
Tek gerçek ortak payda!
·
Hangi Dönemin İçindeyiz, Doğal Olan Ne?
·
Ergenlik hakkında yeterlilik
·
Ergen davranışları ve sembolizasyonları hakkında
yeterlilik
·
Ergen ilişki biçimleri hakkında yeterlilik
·
Ergen psikolojisi hakkında yeterlilik
·
Savunmaların Keşfi?
·
Hangi savunmaları kullanıyor?
·
Değişim için motive mi?
·
Diyabetin onun için anlamı ne?
·
Diyabet ne için engel?
·
Peki gerçekten engel mi?
·
Geribildirim
·
Öfkenin Objesi
·
Neye karşı direnç?
·
Aileye karşı mı?
·
Sisteme karşı mı?
·
Sorumluluğa karşı mı?
·
Yoksa sadece bunlar birer yansıtma mı?
·
Öfke sadece hastalığa karşı olabilir mi?
·
Kan şekeri ölçüm cihazını kırmasını nasıl
değerlendirirsiniz?
·
Ya da sık karşılaşılan unutkanlıkları???
·
İkincil Kazançları Anlamak
·
Diyabet yeni bir savunma mı?
·
Daha fazla ilgi için yeni bir zemin mi?
·
Başarısızlık için neden mi?
·
Sorumluluk almamak için
sağlam bir gerekçe mi?
·
Gerçekçi Hedefler
·
Başarılabilir olmalı.
·
Modüler, değişebilir olmalı.
·
Tutarlı olmalı.
·
Güçlendirme esasına dayalı olmalı.
·
Kontrol edilebilir olmalı.
·
Umut içermeli.
·
Uygulanabilir Metodlar
·
Basit kontrol listeleri
·
Ergenin hayat tarzına göre dizayn
·
edilmiş olmalı.
·
Çok fazla beklenti içermemeli.
·
3 adımlık listede aslında hedefiniz bir tane olmalı hedef
iyi seçilmeli.
·
Liste maddelerine vurgu sizin kontrolünüzde olmalı.
·
Özdenetimi güçlendirmeli.
·
Örnek
·
Hedef kan şekeri ölçüm sıklığını artırmak
·
Gerçekleşmesi zor
3 öneriyle birlikte listelendiğinde genç her zaman ki gibi kolay olanı seçerek
tüm ödevlerini yapmış sayacaktır kendini
AİLE ye TERAPÖTİK YAKLAŞIM İLKELERİ
·
Sosyalleşme
·
Algısal inşa
·
Hiyerarşik
özellikler
·
Pedagojik unsurlar
·
Geleceği etkileme özelliği
·
Bireysel ve
toplumsal tutumların öğrenilmesi
·
Fonksiyonel yapı
·
Tek ve En Önemli Amaç:
·
Bireyin ve ailenin,tıbbi ,psikolojik,sosyal ve kültürel
güçlükler karşısında sorun çözme ve baş edebilme becerilerinin yükselmesine
katkıda bulunmaktır.
·
KEŞFET!
·
Her ailenin kendi yapısı ve işlevselliği farklıdır;
Stres, çatışma ve problem durumlarına
karşı özgün baş etme yolları vardır.
·
Keşif Süreci
·
Diyabetin aile üzerindeki etkilerini anlamak
·
Bireyde yarattığı fiziksel ve ruhsal etkiyi anlamak
·
Aile içi sorumluluk dağılımını anlamak
·
Ekonomik ,sosyal,kültürel
sondaj
·
Diyabet öncesi dönem çatışmalarını anlamak
·
Mevcut baş edebilme problemlerini anlamak
·
Olası güçlü ve zayıf yanları tespit etmek
·
Aile içi fikir liderini tespit etmek
·
Ama Nasıl?
·
Bireydeki ruhsal
belirtileri ve işlevsel bozuklukları, ilişkiler alanında ele almak
·
Aile ve evlilik içi çatışmaları ile ailenin daha geniş
çevresi ve toplumla çatışmalarını çözümlemek
·
Ailedeki yakınmalar için ailenin sorun çözmede
kullanabileceği referans ve davranışları
belirlemek ve kullanma güçlerini motive etmek
·
Ailenin duygusal gereksinimlerini keşfetmek ve olası
problemleri formüle etmek
·
Aile Yaklaşımında Diyabet Eğitimcisinde Olması Gereken
Özellikler
·
İletişim becerileri
·
Sorun çözme becerileri
·
Danışmanlık becerileri
·
Diyabet bakım ve eğitim becerileri
·
Pedagojik formasyon
·
Psikopatoloji
formasyonu
·
Terapötik İletişim
·
İlişkiye dahil olma
·
Yansız tutum
·
Yargılamayan
·
Fonksiyonel
·
Saygı öncelikli
·
Anlamaya dayalı
·
Empatik
·
Farklı Bir İletişim
·
Benlik saygısını korumaya yönelik, kişinin kendisini özel
ve farklı hissetmesini sağlayacak etkili bir iletişim ,diyabetli bireyle eğitim
hemşiresi arasındaki güven ilişkisinin anahtarı olacaktır.
·
Etkili İletişim Becerileri İçin Anahtar Kelimeler
·
Hastayla ilgili düşüncelerimiz iletişimi başlatmak için
etkili bir yoldur!
·
Bugün çok yorgun görünüyorsunuz …
·
Bu sabah çok neşelisiniz.
·
Geçen görüşmemizden bu yana kilo mu verdiniz?
·
Özellikle olumlu ve bir önceki görüşmeye
atfen yapılacak bir geriye bildirim iletişimin çok daha kolay başlamasına
katkıda bulunacaktır.
·
Bu adımdan sonra ise konuya geç kalınmadan
giriş yapılmalıdır.
·
“Bugün sizinle diyabeti kontrol etmeyi
konuşmak istiyorum.”
·
Doğru Sondaj, Keşif İçermeli!
·
Doğru iletişim kanalı bulma arayışı,eğitim
·
algoritmamızı sağlam temeller üzerine
·
kurmamıza yardımcı olacaktır.
·
Yararsız sondaj: nerelisiniz?
·
Yararlı sondaj: bana işinizden yada eşinizden söz eder misiniz?
·
Dikkat edilecek husus,sorduğumuz soruya
·
verilen cevabın duygu,algı,ve biliş içermesi
·
olmalıdır.
·
Terapötik Soruların Özellikleri
·
PSİKOLOJİK BOYUTU:
·
Son zamanlarda sıklıkla ve açıkça düşündüğünüz bir
probleminiz var mı?
·
Bu problemin geçmişte sahip olduğunuz diğer problemlerle
ilişkisi var mı?
·
Bununla ilgili bir örnek var mı?
·
Bu örnek, ebeveynleriniz ile geçmişte olan çatışmalara
benziyor mu?
·
Son zamanlarda yaşamınızda çok değişiklik oldu mu?
·
Şimdi kendinizi nasıl görüyorsunuz?
·
Bu durumlar benlik saygınızı etkiledi mi?
·
Sosyal Boyut
·
Genelde başka insanlarla çok fazla zaman harcıyor
musunuz?
·
Diğer insanlar size farklı bir şekilde karşılık
veriyorlar mı?
·
Son zamanlarda yakın ilişkilerinizde değişiklik oldu mu?
·
Arkadaşlarınız durumunuz hakkında ne düşünüyor?
·
Kendinizi çok eleştirir misiniz?
·
Bu dünyada(yaşamda) bugün birlikte olabilecekleriniz ile
ilgili olarak ne düşünüyorsunuz?
·
Bugün diğer insanların kendi problemlerinizden sorumlu olduklarını hissediyor musunuz?
·
Başkalarının etkisiyle yada kendi değerlerinize göre hareket eder misiniz?
·
Biyolojik Boyut
·
Herhangi bir aile üyenizde de buna bezer bir problem var
mı ?
·
Ailenizde herhangi biri , psikiyatrik bir hastalık
nedeniyle hastaneye yatırıldı mı?
·
Son zamanlarda yeme ve uyku alışkanlıklarınızda bir
değişiklik oldu mu?
·
Son zamanlarda olağan dışı bir şekilde üzüntü veya
mutluluk hissettiniz mi?
·
Başkalarına açıklamakta zorlandığınız olağan dışı
deneyimleriniz oldu mu?
·
Düşünceleriniz genelden daha hızlı veya yavaş bir şekilde
hareket ediyor gibi mi görünüyor?
·
AİLE İLE İLETİŞİMDE ETKİN SORU SORMA BECERİSİ
·
Açık Uçlu Sorular: Evet ya da
hayır ile yanıtlanamayacak sorulardır.Temelde kişinin belirli bir konu ile
ilgili görüş, düşünce ve duygularını
anlamaya yarar. Açık uçlu sorular hiçbir ön yargı olmaksızın iletilere açıklık getirir.Açık uçlu sorularda karşımızdakini
anlayabilmek için tam bir dinlemeye geçmek gerekir.
o Yakın gelecekte kendinizle ilgili bir değişiklik
düşünüyor musunuz?
o Sizce doğru olan ne?
o Daha iyisini yapabileceğinizi düşünmeye ne dersiniz?
·
Soru ,Sorgulama Değil!
·
Bazı düşüncelerinizin kontrol altında olmadığı hissine
kapılıyor musunuz?
·
Başkalarının beklentileri nedeniyle baskılanmış
hissediyor musunuz?
·
Ne sıklıkla (ve ne kadar)alkol içiyorsunuz?
·
Herhangi başka bir madde kullanıyor musunuz?
·
Madde veya alkolle ilişkili herhangi bir probleme sahip
misiniz?
·
Şu an önerilen herhangi bir ilaç kullanıyor musunuz ?
·
Kültürel Boyut
·
Sizin şu anki yaşamınız , büyürken (yetişirken )ki aile
yaşamınızdan ne kadar farklı ?
·
Aileniz ve arkadaşlarınız şu an sizin anlayacağınız sıkıntılara
sahip mi?
·
Bu çeşit problemlere önceki yaşadığınız kültürünüzden
insanların tepkisi nasıldı?
·
Onlar böyle bir durumu nasıl açıklıyor veya
hissediyorlar?
·
Soruların Anatomisi
·
Sorduğunuz sorular görüşmenin içindeki tüm gerekli ayrıntıları ortaya koyacak şekilde olmalıdır.
·
Sorunla ilgili yer,nitelik ,nicelik ,kronoloji,ortam
koşullar ve ilgili değişkenler açıklaştırıcı olmalıdır.
·
Sorulan sorular karşımızdaki tarafından anlaşılır
olmalıdır.
·
Tıbbi dil kullanılmamalı , açık ve basit bir dil kıllanılmalıdır.
·
Bir sorunun
cevabı içinde belirginleşmiş
olmamalıdır. - “Taburcu
olduğunuz için seviniyor olmalısınız???”
-
“Çocukların dövülmemesi gerektiğine inanıyor olmalısınız???”
·
Merak mı?
·
Sorular merakımızı gidermeye yönelik olmamalı,
yaralayıcı,zedeleyici sorular sorulmamalıdır.
-
“Eşiniz sizi neden terk etti?”
·
Birkaç soru aynı anda sorulmamalıdır.
·
- ”Size anlattığım
önerilere uydunuz mu , diyetinize
dikkat ettiniz mi , kontrollere gittiniz
mi?”
·
Sorular neden ve niçin ifadeleriyle başlamamalı , aile
üyesi sorgulandığını hissetmemelidir.
·
- ”Neden bu zamana kadar kontrole gelmediniz ?”
-
“Niçin diyetinize uymuyorsunuz?”
·
Davranışsal Boyut
·
Her zaman problemlere neden olan herhangi bir spesifik
davranışınız var mı?
·
Sizin durdurmak istediğiniz kontrol altında görünmeyen herhangi bir davranış var mı?
·
Gerçekten yapmak istemediğiniz bazı davranışları yaparken zorlanıyor
musunuz?
·
Diğer insanlar size nasıl tepki gösteriyor?
·
Arkadaş edinmek kolay mı?
·
İletişim konsantrasyonu,
ilişkinin kalbidir!
ilişkinin kalbidir!
·
Amacı gözden geçirmek ve amaç ;diyabet
ortak paydasından sapmadan,diğer konuların
üzerinden geçilmelidir,reddedici olmadan, ancak istediği gibi düşünmeye
de hakkı olduğunu hissettirmek yararlı olacaktır.
·
“Haklı
olabilirsiniz ama sizce bu diyabetinizi kontrol altına almamızı kolaylaştıracak
mı yoksa ?”
·
“Ancak yinede
başarılı olmanıza engel bir durum görmüyorum.”
·
Kavramsallaştırarak fikir uçuşmalarının önüne geçin!
·
Özetleme,yorum,ve aktarım: görüşme boyunca söylenen
sözlerin amaçla ilgili kısımlarının altını çizmek son derece önemlidir.
-
“Doğru anlamış olmak için sormak istiyorum,
o sanırım babanızın sizi yeterince takdir etmeyişinden
bahsettiniz???”
§ Ya da
o - “Çok yorgun olduğunuzu hissettiriyorsunuz.”
o - “Bütün bu anlattıklarınız ne kadar zorlandığınızı
gösteriyor.”
o - “Sanırım suçlu aramadığınızı anlatıyorsunuz.”
·
Aile ile Terapötik Görüşme İlkeleri
Özetle…)
Aile ile Terapötik Görüşme İlkeleri
Özetle…)
·
Aile bireylerinin tedaviye ilişkin endişelerini ifade
etmeleri için açık uçlu sorular sorma (Tedavinizden memnun musunuz,sizin için
her şey yolunda mı?)
·
Hastaya bakım verecek birey /bireylerin diyabetle ilgili
bilgilerinin ne olduğunu öğrenme
·
Aile bireylerinin diyabete ilişkin bilgilerini yeniden
düzenleme,kulaktan dolma bilgileri ayıklama ve kolayca ulaşabileceği sık
rastlanır bilgileri verme(“Hımmm herkes aynı şeyi söylüyor.” duygusunu yaratmak
yararlı olacaktır.)
·
Aileye hastaya verilen tedavinin neden verildiği ve
hastalığı Tedavi etmedeki etkisini anlaşılabilir bir dille anlatma
·
Tedaviden beklenen
olumlu etkinin görülmesi için ilaçları düzenli kullanmanın önemini anlatma (ki
son derece önemlidir)
·
Yan etkilerin olabileceğini, ancak sağlanan faydanın daha
önemli olduğunu vurgulama
·
Aileye tedavi süresince hastalarının günlük yaşamında
yapması gereken değişiklilikleri , uyması gereken durumları (kan şekeri ölçümü
-ilaç etkileşimi ,fiziksel ruhsal değişiklikler) açıklama
·
Tedavi yan etkileri ortaya çıktığında yapmaları gereken uygulamaları
açıklama
·
Terapötik Dinleme
·
Dinleme ve duymanın farkı
·
Dinlemede sık yapılan hataların fark edebilmesi
·
Dinleme çeşitlerini bilme
·
Kendini dinleme davranışını değerlendirme
·
Kişilerarası ilişkilerde etkili dinleme davranışını
değerlendirebilme
·
Dinleme İşlevleri
·
Dinleme, birilerinin sizi anladığını veya en azından çaba
gösterdiğini anlamanıza izin verir.
·
Dinleme, diğer insanların anlattıklarını gerçekten görme
deneyimleriniz için sizi cesaretlendirir.
·
Dinleme , durum ve problemdeki önemli bilgilerin ne olduğunu gösterir. Bu
durum hakkında açıklık yaratır. Böylece problemlerin kendi kendine çözümünü
bulmada yeterli yardımı gösterebilirsiniz. Hem kendiniz hem de konuşan için
açıklık yaratabilirsiniz.
·
Dinleme Prensipleri
·
Göz teması : karşımızdaki
bireyi önemsediğimizi göstermenin en kısa ve en etkili yoludur.
·
Beden diliyle dinleme: bedenimiz
rahat, kendinden emin ve iletişime açık durmalıdır.
o Bedeniniz, karşınızdakine saygı duyduğunuzu
göstermelidir.
o Bedensel hareketler dinlerken olabildiğince kontrol
altında tutulmalıdır.
·
Dinlemek konuşturur!
·
Konuşmayı cesaretlendirmek : etkin
dinlemek, mimiklerin , jestlerin, el ve benzeri hareketlerin doğru kullanımı
karşımızdaki kişinin kendisini ifade etmek konusunda cesaretlendireceği gibi, cesaretini
de kırabilir.
o Hımm (yanlış)
o Tebessümle onay(doğru)
·
Araştırın, keşfedin, tereddüt etmeyin!
·
Sorunun ayrıntıları için tereddüt etmeyin.
·
Mümkün olduğu kadar kişisel meraklarınızdan arındırılmış
sorular sorun ve cevaplarını dikkatlice kaydedin.
·
Etkin bir dinlemede önemli olan elde edilmesi amaçlanan
bilgilere ulaşmaktır.
·
Yargılamayın, eleştirmeyin; çünkü bu tutumlar
karşımızdaki insanı savunmaya iter.
·
“Ama, ancak, lakin” gibi
ifade biçimlerini kullanmamaya
özen gösterin.
o Başka ne ile ilgisi olabilir söylediklerinizin?
o Gerçekten çözüm için tek yol bu mu?
·
Telaş yok!
·
Şimdi ve sonrayı özetleyin: Özellikle
konudan konuya atlamak veya uzaklaşma olduğunu, ne söylediğini anlamak için
özetleme çok önemlidir.
·
Duygularınızı kontrol altında tutun: Her
bireye göre kendi düşünceleri doğrudur. Diğerlerinin düşünceleri sizin
düşüncelerinizden farklı bile olsa bunu kabul edebilmelisiniz. Bu durumun
yarattığı duygularla karşınızdakinin ne söylediğini duyamayabilirsiniz.
·
Asla acele etmeyin: Dinlerken
“zamanınızı alıyorum” , “demek istiyorum ki” ve küçük baskılarla sorularınıza
başlamayın. Bu hoş olmayabilir, özellikle kelimeleri bulmakta güçlük çeken ya da kekeleyen insanlarda
saatinize baktığınızda, bir şeyleri toparlamaya
başladığınızda sabırsız olduğunuz belli olur.
·
Sık Yapılan Hatalar
·
İlgisiz dinleme tutumu: Dinleme
davranışının kurallarını listelerken özellikle dikkat edilen noktalar, göz
teması ve ilgili dinleme tutumudur. Bazen, birisi ile konuştuğunuzda , diğeri
televizyon izlemeye devam eder.
·
Diğer kişinin konuşmasını bitirmesine
izin vermeme: Sıklıkla yapılan bir başka hata insanların
anlatacakları bitmeden önce onların sözünü kesmektir.Bu, diğer kişinin ne demek
istediğini bildiğimizde ve kişinin söylemek istediğini bitirmesine izin
vermeyi gereksiz gördüğümüzde olur.
·
Saygı öncelikli olmak hataları azaltır…
·
Kendi hikayemizi anlatmaya başlama:
Dinlemenin özelliklerinden birisi başka bir kişiye kendi hikayesini anlatma
fırsatı verilmesidir. Bu hikaye belirli bağlantılarımızı, belirli şeyleri bize
hatırlattığı için bazı zamanlarda anılarımızı anlatırken buluruz kendimizi.
·
Hatırlayamama: Diğer
kişinin hikayesine ilginiz yetersiz olabilir ve sürekli hafızada
tutamayabilirsiniz. Dinleyemeyecek durumda olduğumuzu bir başka kişiye
söylemede çok sık yetersizlik yaşarız; ona konuşması için izin veririz ve bir
şeyler mırıldanırız; dinler gibi yaparız, fakat bu arada dinleyemeyiz.