15 Ağustos 2015 Cumartesi

Parkinson Hasta ve yakınları için Bakım Önerileri


Parkinson ,Yaşam Kalitesi

  Hasta ve yakınları için Bakım  Önerileri

Parkinson sadece hastalığı yaşayan kişi etkilemez. Tüm aileyi, arkadaşları ve diğer yakın kişileri de etkiler.

Eğer Parkinsonlu bir hastanın çocuğu, ebeveyni, akrabası ya da bakıcısı iseniz; bu hastalığın ne kadar zorlu olduğunun farkındasınızdır. Görev ve sorumluluklarınız dur durak bilmeden, tüm gün ve gece boyunca sürebilmektedir. Günlük aktivitelere yardımcı olmak, ilaçları düzenlemek ve uygun zamanlarda vermek ve ekonomik kararlar almak gibi sorumluluklarınız olmaktadır.

Unutmayın ki bu hastalıkla başa çıkmak ve anlayabilmek için sizin de desteğe ihtiyacınız vardır.

Destek Grupları, bakım verenler için de faydalı olmaktadır. Aynı şekilde; sosyalleşme, sizin gibi diğer insanlarla paylaşımda bulunma ve bilgi alışverişi imkanı sunar.

Kendinize zaman ayırmak çok önemlidir. Parkinsonlu bir aile üyesi ya da yakınınıza yardım ederken, sizin de bir takım ihtiyaçlarınızın olduğunu unutmayın. Başka bir aile üyesi ya da yakınınızdan Parkinsonlu hastanızla bir süre kalmasını rica ederek, birkaç saat de olsa kendinize zaman ayırabilir, gerekli işlerinizi yapabilirsiniz.

Aile içerisinde sorumlulukları paylaştırmak, bakım için iş bölümü yapmak size zaman yaratacaktır. Diğer yandan tüm yükü tek bir kişinin yüklenmesi, sonunda o kişide önemli duygusal ve fiziksel problemler yaratacaktır ve sağlıklı değildir.

Eğer bu tarz sorunlar yaşıyorsanız, doktorunuza danışarak psikolojik destek talep edebilirsiniz.

 

PARKİNSON İLE YAŞAMAK

Unutulmaması gereken en önemli şey; Parkinsonlu çoğu hastanın uzun süre yaşamaya devam ettiği ve hayattan hala zevk almanın, aktif olmanın mümkün olduğudur. Çevrenizde ve evinizde yapacağınız küçük değişikliklerle, günlük hayatınızı daha kolay hale getirebilir ve mümkün olduğunca bağımsız olarak hareket edebilirsiniz.

İşte ipuçları!

Banyo

·        Oturarak banyo yapın. Banyonuzda küçük bir sandalye bulundurun.

·        Duş, küvet ve banyo zeminine kaygan olmayan mat yüzey veya yapışkan yerleştirin. Mümkün olduğunca yüzeyleri kapatın. Bu sayede ıslak zeminde olası kayma ve düşmeleri engellemiş olursunuz.

·        Banyo yapmayı kolaylaştırmak için uzun ve esnek duş hortumu kullanın.

·        Küvetin kenarlarına, destek için tutamaç çubukları yerleştirin. Küvete girerken ve çıkarken tutunarak destek alabilirsiniz.

·        Sıvı sabun daha güvenlidir ve daha az enerji gerektirir.

·        Sabun kullanıyorsanız güvenlik için bir yere bağlayarak kullanın. Çünkü sabun düştüğünde kaygan bir iz bırakır ve olası düşme riskini arttırır.

·        Titremeler yaşıyorsanız, elektrikli tıraş makinesi kullanmak daha güvenlidir.

·        Banyoya bir gece lambası yerleştirin ve geceleri açık bırakın.

·        Ilık su ile banyo yapın

 

Tuvalet

·        Yükseltilmiş tuvalet oturağı rahatça kullanım sağlar. 

·        Klozetin yanlarına yerleştirilecek tutacaklar veya duvara monte edilmiş bir tutma kolu oldukça kullanışlıdır. Buradan destek alarak oturup, kalkabilirsiniz.

·        Saç kurutma veya tıraş olma gibi işler oturarak yapılmalıdır.

·        Saç ve diş fırçalarına eklenen ekstra saplar daha kolay kavramayı sağlar.

·        Tuvalette  bir zil bulundurmak, acil durumda güvenlik açısından fayda sağlar ve mahrem alanınızda bağımsızlığınızı korur.

 

Giyinme

·        Gardıroptaki kıyafet askılarını daha aşağıya yerleştirin ki ulaşmak için çok zorlanmayın.

·        Kolçakları olan bir sandalyede oturarak giyinmek dengenin korunmasını sağlar.

·        Pantolon giyerken kalçalar üzerinde sağa ve sola yuvarlanmak kolaylık sağlar.

·        Esnek ve rahat kıyafetler tercih edilmelidir.

·        Giyinme sopası ve ya uzanma kancası, kıyafetleri giyerken yardımcı olabilecek araçlardır.

·        Düğme yerine kopçalı kıyafetler tercih edilebilir. Gerek gördüğünüz eşyalara cırt-cırt dikebilirsiniz.

·        Bağcıklı ayakkabılar yerine esnek ayakkabılar giyilmelidir. Bu sayede kolaylıkla giyip çıkarabilirsiniz.

·        Yüksek topuklu ayakkabı giymeyin.

·        Esnek, rahat çorap kullanın

 

Yatarken

·        Yerde eşya bulundurmayın. Olası takılıp düşmeleri azaltabilirsiniz.

·        Yatağın alt ucuna tutturulmuş ipli bir çekecek düzeneği yatak içinde oturur pozisyona gelmenize ya da dönmenizi kolaylaştıracaktır.

·        Gece kullanmak için ulaşabileceğiniz bir yere bir idrar kabı koyabilirsiniz. Böylece gece tuvalete yürümek zorunda kalmazsınız.

·        Yatak, diz hizasında veya biraz daha yüksekte olmalıdır.

·        Tuvalete giden yolda gece lambaları olmalı ve açık tutulmalıdır

 

Yemek Yerken

  İlacınıza göre yemek saatlerini belirlerseniz, titremeler veya diğer semptomlar olmaksızın daha rahat yemeğinizi yiyebilirsiniz.

  Yemekler, yutma kolaylığı sağlanması için küçük parçalara kesilerek tüketilmelidir.

  Yemek yerken acele edilmemelidir. Eller masanın üzerinde tutulmalıdır. Böylece daha rahat hareket edilebilir.

  Sandalyeye dizler ve kalça 90 derecelik bir açı oluşturacak şekilde oturulmalıdır.

  Hem çatal hem de kaşık olarak kullanılabilen araçlar oldukça kullanışlıdır.

  Tabakların kayıp düşmesini önlemek için kaymayan servis peçeteleri kullanılmalıdır.

  Monte edilebilen tabak koruyucuları da yemeklerin dökülmesini engeller.

  Cam bardakları tutmak daha zor olduğundan plastik bardaklar ve kalın saplı kupalar tercih edilebilir.

  Tükürüğü kontrol etmek amacıyla sakız, pastil veya şeker tüketilebilir.

  İçme kolaylığı sağlamak için plastik bir pipet oldukça kullanışlıdır.

  Yemek yeme araçlarının ağır olması eldeki titremeleri azaltabilir.
 

Yürüyüş

  Yerde engel olabilecek cisimler bulundurulmamalı.

  Kaygan yolluk ve tüylü halılar kullanılmamalı

  Destek sağlamak amacıyla duvara parmaklıklar monte edilebilir.

  Baston kullanılabilir.

  Baston yeterli olmuyorsa yürüteç kullanımı önerilebilir

  Merdiven çıkarken tırabzana tutunun ve iki ayağınızı da basamağa getirdikten sonra diğer basamağa geçin.

  Arabaya binerken, araba kaldırım hizasına yakın olmalıdır.

      Binmek için arkanızı dönün.

      Önce kalçalarınızı arabanın içine doğru yöneltin.

      Sonra oturun ve bacaklarınızı içeriye alın.

      Arabadan inmek için bacaklarınızı dışarıya sarkıtın ve ayağa kalkın

 

Denge ve Yürüme Önerileri

  Ayak sürüme ve düşmeleri önlemek için yürürken ayağınızı kaldırmaya yönelik bilinçli çaba harcayın.

  Bacaklarınızı birleştirerek uzun süre ayakta kalmayın; bu düşme riskini artıracaktır.

  Yürürken kendi etrafınızda dönmek yerine U harfi çizerek dönmeyi tercih edin.

  Denge kurmanıza yardımcı olması için ucu lastik bir baston kullanın.

  Kaskatı hissettiğiniz zaman hafifçe iki yana doğru sallanmayı deneyin, bu tekrar hareket etmenizi sağlayacaktır. Ya da ileriye doğru yürüyebilmek için hayali bir engelin üzerinden atlamayı deneyin.

  Yürürken denge kurmak için her iki kolunuzu da sallayın.

  Yürürken hiç bir zaman her iki elinizde birden eşya taşımayın.

  Yürürken başka bir şeyle uğraşmayın örneğin sohbet etmek gibi.

  Elinizdeki eşyaya odaklanın.

 

Dinlenme ve Egzersiz

  Tüm aktiviteler ilacın etkin olduğu süre içerisinde planlanmalıdır.

  Video, DVD gibi araçlardan faydalanarak evde egzersiz yapabilirsiniz.

  Bahçe işleriyle uğraşmak, çocuklarla veya hayvanlarla oynamak, resim yapmak, yürümek hareket ve egzersiz için eğlenceli bir seçenek olabilir.

 

Kramplar ve Spazmlarla Başa Çıkmak

  Geceleri yatmadan önce kramp oluşmasına engel olmak için masaj yapılmalıdır.

  Kaslarda meydana gelebilecek spazm ve kasılmaları önlemek için ılık banyo ve ısı pedleri oldukça kullanışlıdır.

  Kaslardaki ağrıları engellemek için mineralli buz kullanılabilir.

  Ellerin titremesini azaltmak için küçük lastik bir top tutulabilir.

  Titremenin ilk görüldüğü anda yere yüz üstü yatarak 5–10 dakika dinlenmek vücudun rahatlamasını sağlayacaktır

 

Çeşitli Öneriler

  Eğer ayaklarınızı sürüme probleminiz varsa küçük adımlarla yürümek ve durmak, eşyalarla aranızdaki dengeyi sağlayacaktır

  Aileniz eşyaların yerini değiştirmeden önce mutlaka size haber vermelidir

  Titremeler ve hareketlerde yavaşlık nedeniyle bir şeyi yapmak zaman alabilir.  Sadece kendinize zaman verin.

  İlaçların saatini unutmamak için hasta yanında pilli bir alarm taşıyabilir.

  Telefonla konuşurken titremeler nedeniyle zorluk yaşamamak için kulaklık ya da hoparlörden konuşmak yararlı olacaktır.

  Ev içerisinde kolay iletişim kurabilmek için hareket etmeyi gerektirmeyen telsizler kullanılabilir.

 

MS de Psikolojik Bozuklukların Yaygınlığı


MULTİPL SKLEROZDA PSİKOSOSYAL FAKTÖRLER

Multipl Sklerozlu Kişilerde Duygudurum Değişiklikleri

Uzun yıllardır bu alanda yapılan çalışmalar , duygudurum değişikliklerinin multipl sklerozun (MS) önemli bir özelliği olduğunu bildirdi. ‘Anlamsız bir rahatlık özellikle sıktır ve kadınlarda erkeklerden oldukça fazladır. Histerik ve duygusal rahatsızlık, erkeklerde bile ortaya çıkabilir. Mental bozukluk, çok nadir olarak kronik bir akıl hastalığına varır

1926’da, Cottrel ve Wilson duygudurum değişikliklerinin ana semptomlarını öfori, ötoni (eutonia), spes sclerotica (optimizm) ve duygusal depresyon rahatsızlığı olarak tanımladı. Bu semptomlar bugün hala MS’li kişilerde görülür, fakat daha az sıklıkta bildirilir. Kıyaslandığında, bugün görülen önemli psikiyatrik semptomlardan biri depresyondur; o da Cottrell ve Wilson’un çalışmasında hastaların yalnızca %10’unda bildirilmiştir.

Psikolojik  Rahatsızlıkların Yaygınlığı

Depresyon, MS’li kişilerde oldukça yaygındır. MS’te depresyonun genel yaygınlığı, toplum örnekleminde veya kesitsel çalışmalarda %40-45’tir. Bununla birlikte, bu rakamlardan semptomların ne kadar şiddetli olduğunu bilmek zordur. Muhtemelen bu insanların sadece bir bölümü psikiyatrlar tarafından görülüyordur ve sadece birkaçı özel psikiyatrik tedavi alıyordur.

110 kişilik bir çalışma sırasında; sinirlilik, zayıf konsantrasyon, düşük duygudurum, anksiyete ve aşırı memnunluk hali; romatizma tipi durumlar gibi fiziksel engeli olan hastaların oluşturduğu kontrol grubuna göre MS’li kişilerde anlamlı şekilde daha sık görülmüştür. Aşırı memnunluk hali nadirdir, MS’li hastaların yalnızca %10’u kadarında görülmüştür. Duygusallık – patolojik gülme veya ağlama – da katılımcıların küçük bir miktarında tanımlanmıştır.

MS ile Korelasyonu

Psikolojik rahatsızlıklar, MS’in belli yönleriyle ilişkilendirilebilir  En yaygın semptomların – anksiyete ve depresyon – sosyal stres ve destek eksikliği gibi çevresel faktörlerle ilişkili olabileceği gözüküyor, fakat beyin patolojisi (MRI kullanılarak tespit edilen) veya hastalık şiddeti ve süresi ile bir ilişkisi olabileceği gözükmüyor. Bütün rahatsızlıklarda durum böyle değildir. Öfori ve duygusallığın her ikisi de daha organik temelli semptomlar ve bu alevlenmenin ortaya çıkması ile ve de genel MRI lezyon yükü ile ilişkilidir.



Zemin Hazırlayan Faktörler

Genetik savunmasızlığın ailesel geçmişi gibi, psikolojik  rahatsızlıklar için zemin hazırlayan faktörlerin olabileceği ileri sürülüyor. Schiffer tarafından yürütülen bir çalışmada, MS’li kişilerin ailesindeki psikiyatrik rahatsızlıkların sıklığı değerlendirildi. Bipolar hastalığı olan 15 hastadan 10’unun afektif bozukluğu olan akrabası vardı. Unipolar hastalığı olanlarda bu oran çok daha azdır (1/16). Bu nedenle MS’li ve bipolar hastalıklı kişilerde genetik faktörler ilişkili olabilir.

İntihar

MS’li kişilerdeki önemli psikiyatrik morbidite nedeniyle bu kişilerde oldukça büyük intihar riski vardır. Kanada’daki bir çalışmadaki 2348 MS hastasının oluşturduğu topluluktaki 115 ölüme dayanarak MS’li kişilerdeki intihar riskinin genel nüfusa göre 7,5 kat daha fazla olduğu tahmin edilmektedir.

MS’li kişilerde intiharla ölüm riskinin Danimarka’daki araştırmasında, başlangıç destek grubundaki 5525 vakanın 53’ü intihara kalkıştı. Riskin aşağıdaki durumlarda daha yüksek olduğu bulundu:

·        30 yaşından önce MS başlangıcı olan erkeklerde

·        30 yaşından sonra MS başlangıcı olan kadınlarda

·        Tanıdan sonraki ilk 5 yıl içinde

Eğer risk döneminin tepe noktası resmi tanı koyulduktan sonraki 5 yıl ise, bu risk döneminin aslında muhtemelen hastalığın başlangıcından sonraki 10 yıl olduğunu gösteriyor Hastalığın doğal gelişim aşamaları açısından bu, kötüleşen/hafifleyen hastalık genelde kronik olarak ilerleyici olduğunda ve engelliliğin ve diğer semptomların şiddeti daha fazla belli olduğunda olmaktadır. Bu insanların intihardan önce bunalımlı olup olmadıklarını veya intiharın ani bir hareket mi olduğunu tespit etmek zordur. Çoğu çalışma başarısız intihar girişimlerini hesaba katmadığından, bu rakamlar az çok yanıltıcı olabilir.

Psikoz

MS’in psikiyatrik belirtilerinin başka bir göstergesi psikozdur, fakat depresif duygudurum hallerinden çok daha az sıklıkta ortaya çıkar. Başlangıç yaşı MS’ten çok daha erken olan metakromatik lökodistrofi gibi diğer demiyelinizan durumlarla yapılan ilgi çekici karşılaştırmalar vardır. Bu hastalığa sahip bireylerin %50’si kadarı psikotik semptomların bazı derecelerine sahiptir. Bu, beynin psikoz geliştirmede yaşla ilişkili bir savunmasızlığı olduğunu gösterir. Başlangıç yaşı daha geç olan MS’te psikoz riski büyük oranda azalmıştır. MS’li kişilerde psikoz ortaya çıkarsa bu genelde hastalık tamamen yerleştikten sonra olur.

Psikoz ve kanıtlanabilir beyin hastalığı arasında bir ilişki olduğu gözükmektedir. Feinstein ve arkadaşları; yaş, hastalık süresi, engellilik derecesi ve tüm MRI lezyon yükü açısından eşleştirilmiş, psikozlu 10 hastayı ve MS’li 10 kontrolü, iki grup arasında lezyon yükü açısından farklılık var mı diye belirlemek için karşılaştırdılar. Psikotik hastalarda lezyonların dağılımı kontrollerinkinden farklılaştı – lezyonların daha yaygın şekilde sol temporal boynuz ve komşu sol trigon etrafında yayılma eğilimi vardı. Bu sonuçlar, MS’teki psikozun tesadüfi olarak ortaya çıkmadığını, ancak hastalık sürecinin bir sonucu olduğunu göstermektedir.

Danışmanlık, davranışsal/kognitif terapi ve diğer ilaç tedavilerinin de psikiyatrik semptomların denetiminde yerleri vardır.

MS de BİLİŞSEL İŞLEVLERİN KLİNİK YÖNETİMİ( Unutkanlık,Dikkat,Konsantrasyon)


Multipl Sklerozda Bilişsel Bozulmaların Klinik Yönetimi

Uzun  yıllardır, klinisyenler MS hastaları üzerindeki nöropsikolojik (NP) bozuklukların belirlenmesi için etkin değerlendirmeleri ancak çok nadir olarak yapabilmişlerdir. Ancak son 20 yılda MS ile alakalı bilişsel bozukluklar ile MS'in derin fonksiyonel etkileri arasındaki ilişki fark edilmiştir. Klinik yönetim yaklaşımları da henüz çok yeni bir seviyededir.

Bu konuda çözülemeyen en büyük sorun bilişsel fonksiyonların değerlendirilmesidir. Rutin nörolojik muayene ve mental durum değerlendirmesi MS hastalarının büyük bir bölümündeki bilişsel fonksiyon bozukluklarını ortaya koymakta yeterli olmayacaktır. Bu sebeple kliniklerde her gün rahatlıkla kullanılabilecek hassas, uygun maliyetli ve güvenilir tarama prosedürlerinin geliştirilmesi gerekmektedir.

Bilişsel bozukluk, MS'in diğer semptomlarında olduğu gibi oldukça değişkendir. Görülme sıklığının %43-%72 arasında olduğu tahmin edilmektedir. Bilişsel olarak zayıf düşmüş MS hastalarının %20-%30'unda ciddi demans görülmektedir. Zayıf düşen fonksiyonlar sıklıkla episodik bellek, dikkat/konsantrasyon, işlem hızı ve sözel akıcılık olmaktadır. Yüksek risk taşıyan bölgeler kavram oluşturma, soyut muhakeme, planlama, izleme ve görsel algı gibi yönetici fonksiyonlardır. Dil, semantik bellek ve dikkat süresi göreceli olarak daha az etkilenmektedir.2

Bilişsel fonksiyon bozukluğu, yaşam kalitesi üzerinde çeşitli yönlerden ciddi bir etkiye sahiptir. Bu etki fiziksel fonksiyon bozukluğunun etkisinden bağımsızdır. Kognitif bozukluk belirgin şekilde işe devam etme şansını etkilemektedir. Bilişsel olarak zayıf durumda olan hastalar günlük yaşamsal faaliyetlerinde yardıma ihtiyaç duyarlar. Aynı şekilde daha iyi durumdaki MS hastalarına oranla daha az sosyalleşebilirler Bir hastanın yatılı rehabilitasyondan fayda görme kapasitesi de bilişsel bozukluk ile ilgili olabilir.

Birkaç bilim insanı MS hastalarında bilişsel bozukluğun doğal seyrini izlemişlerdir. 3 yıllık bir takip çalışmasında yeni başlayan bilişsel bozulmanın geniş ve yayılımcı olduğu görülmüştür .Başka bir çalışmada, bilişsel bozukluğu olan hastaların 10 yıllık bir takip süresi içinde bilişsel yetersizliklerinin yüzde %26'dan %56'ya yükseldiği ve bilişsel bozukluklarının artma eğiliminde olduğu görülmüştür.

MS'te bilişsel fonksiyon bozukluklarının sıklığı ve bu bozuklukların ciddiyeti ve günlük faaliyetlere etkileri NP değerlendirmelerinin nörolojik incelemeye eşlik etmesi ve terapötik karar vermeye etki eden bir faktör olması gerektiği konusundaki fikir birliğini kuvvetlendirmektedir. Bu makale klinik değerlendirmedeki ve bilişsel işlev bozukluğu konusundaki güncel yaklaşımlar ile ilgilenmektedir. Ayrıca bu makalede farmakolojik tedavi ve rehabilitasyon programları ile ilgili mevcut veriler gözden geçirilmektedir.

Bilişsel Bozukluğun Değerlendirilmesi

Hastalar metabellek bozulması nedeniyle hastalıklarını hafife alabilir veya depresyon nedeniyle hastalıklarını abartabilirler. Bu nedenle muntazam bir NP değerlendirmesi yapılmadan bir MS hastasının bilişsel durumunu değerlendirmek oldukça zor olmaktadır. Diğer yanda da klinikte görülen bütün MS hastalarını kapsamlı bir NP değerlendirmesine yönlendirmek çok mantıklı değildir. Bu sebeple klinisyenlerin kendi yapabilecekleri kısa, uygun maliyetli ve güvenilir NP testlerinin olması mantıklı olmaktadır.

MS için çeşitli tarama yöntemleri geliştirilmiştir. Mini Mental Durum Değerlendirmesi (MMSE)9 yüksek fonksiyon bozukluğu olan MS hastaları dışında etkili olamamaktadır. Yüksek fonksiyon bozukluğu olan hastalarda da hassasiyet %28-%36 arasında değişmekte ve spesifiklik %89 ile %100 arasında değişmektedir. MMSE'nin varyantları da aynı dezavantajlara sahiptir veya ancak geçerli kılınmışlardır. Tarama testlerinde yaşanacak problemleri engellemek için NP testlerinin çeşitli kısa bataryaları geliştirilmiştir Bu bataryalar MS sürecinde en büyük risk grubunda olan fonksiyonları kapsamaktadır. Bu bataryalardan birisi olan Bilişsel Bozukluk için Tarama İncelemesi (SEFCI)  %74-%86 arasında hassasiyete, %90-%91 arasında spesifikliğe ve 25-30 dakika öngörülen uygulama süresine sahiptir. Rao tarafından önerilen Kısa NP Bataryası (BRB) veya bu bataryanın ABD MS Birliği Bilişsel Fonksiyonlar grubu tarafından önerilen bir versiyonu ise %85 spesifikliğe ve 30-35 dakika öngörülen uygulama süresine sahiptir. Bu iki metodu karşılaştıran iki makale, bu yöntemleri MS hastalarındaki bilişsel bozulmayı tespit etme açısından eşit derecede hassas bulmuştur, fakat SEFCI'nin uygulaması daha az zaman gerektirmektedir (%27 kadar bir azalma). Ciddi bir şekilde, zorluğu sebebiyle, BRB içindeki "Paced Auditory Serial Addition Testi" (PASAT) orta-şiddetli bozukluğu olan hastalar tarafından kimi zaman kolay kolay kabul edilmemektedir. Bu durum azımsanamayacak bir testi bırakma oranına sebep olmaktadır. Son olarak, Basso Tarama Bataryası17 %100 duyarlılığa ve %80 spesifikliğe ve 15-25 dakika uygulama süresine sahiptir.

Kısa bataryalar kapsamlı NP değerlendirmelerinin yerini tutamamaktadır. Örneğin, bataryalar deneğin günlük faaliyetlerine ciddi bir şekilde etki eden yönetici fonksiyonları incelememektedir. Ancak bataryalar daha derin bir araştırmanın gerekli olup olmadığının saptanması açısından önemli bir yerdedirler. Peyser tarafından önerilmiş olan  gibi geniş kapsamlı bir NP muayenesi 2-6 saat sürebilir ve rehabilitasyon programları, engellilik ve istihdam sorunları ile ilişkili soruların ele alınması gerekli olabilir. Peyser, merkezler ve çalışmalar arasında karşılaştırmayı yapacak minimum bir temel oluşturacak bir grup ana test önermiştir. Bu testler tekil araştırmacılara kendi kişisel araştırma sorularını başka NP değerleriyle birlikte araştırma şansı sağlamıştır. Önerilen çekirdek batarya bilişsel işlevlerin bütün ana alanlarını değerlendirmektedir. Bu batarya boylamsal değerlendirme için alternatif versiyonların olduğu güvenilirliği ve geçerliliği gösterilmiş testleri de içermektedir. Ancak görsel keskinlik, motor hız ve koordinasyona dayalı testleri içermemektedir.

Son olarak, NP uygulaması için uygun hastaları tanımlamak için, klinisyen günlük hayattaki bellek, konsantrasyon ve performans özelliklerine odaklanan kapsamlı bir klinik görüşme ve değerlendirme yapabilir. Ayrıca MSNQ  gibi kognitif özbilidirim formu kullanılabilir. Ancak böyle bir yaklaşım küçük bilişsel değişiklikleri gözden kaçırabilir. Hasta ve aile üyelerinin bilişsel zorluklarla ilgili şikayetleri ve benzeri diğer faktörler nörologları uyarmalıdır. Bu faktörler şunları da içerir: beyin MRI sonuçlarının yüksek lezyon yükü ve/veya belirgin korpus kallosum atrofisi veya genel beyin atrofisi ortaya çıkarması; frontal azalma işaretlerinin olması; mevcut relaps veya klinik ilerlemenin kanıtı; sekonder ilerleme seyri; iyileşmeyen depresyon; şiddetli yorgunluk ve erken emeklilik kararı. NP değerlendirmesi, bir rehabilitasyon programına veya klinik tedaviye giren hastalar için de uygundur.19 Diğer taraftan, test yapmaya karşı açık bir kontrendikasyon, düşük talep ortamındaki ağır engelli hastanın kendisidir. Yapılan bilişsel değerlendirme muhtemelen bilişsel bakım açısından değişiklikler sağlamayacak ve daha iyi bir noktaya gelinmesine yardımcı olmayacaktır.

Bilişsel Bozulmanın Yönetimi

MS'te bilişsel bozulmanın yönetimi konusunda etkin stratejilerin ne olduğu konusunda çok az bilgi vardır. Deneme aşamasındaki yaklaşımlar arasında hastalık modifiye edici veya semptomatik ajanlar kullanılarak yapılan farmakolojik terapiler ve rehabilitasyon programları mevcuttur.



Bilişsel Rehabilitasyon

Bugüne kadar, bilişsel bozukluklar için uygulanan rehabilitasyon teknikleri çoğunlukla inmeli ve kafa hasarlı hastalar üzerinde uygulanmıştır. MS hastaları üzerindeki özel rehabilitasyon tekniklerinin üzerine yapılan araştırmaların sayısı oldukça azdır.

Rehabilitasyon Yaklaşımları

Bilişsel rehabilitasyon MS tanısı koyulduğu an başlayan kapsamlı bir tedavi stratejisinin bir parçası olmalıdır. Öncelikle hasta üzerinde odaklanmalıdır. Ancak aynı zamanda aile üyeleri ve bakıcılara da odaklanmalıdır. Bilişsel stratejiler, farmakolojik terapiler ve psikososyal yardım bir arada uygulanmalıdır.

NP rehabilitasyonunun temel ilkeleri aşağıdaki gibidir:

·        İyileştirme veya restorasyon (zarar görmüş işlevin tamamen veya kısmi restorasyonu, örneğin konuşma terapisi);

·        Telafi (sağlam kalan veya zarar görmemiş işlevlerin telafi edici stratejilerde kullanılması);

·         Adaptasyon (dış yardımlar yoluyla).

MS bağıntılı bilişsel değişiklikler oldukça değişken ve öngörülemezdir. Bu sebeple bilişsel yeniden çerçeveleme gibi mücadele stratejileri gibi telafi edici stratejiler oldukça yararlıdır. Bilişsel yeniden çerçeveleme, üstesinden gelinmesi imkansız olan bir problemin çözülmesini diğer telafi edici stratejilerle mümkün olan bir problem şekline dönüştürülmesidir. Örneğin, inatçı bir bellek bozukluğu problemi bir organizasyonel problem olarak yeniden çerçevelenebilir. Bu durumda hasta bilgi toplama, planlama ve hedef ayarlama (örneğin hatırlatıcılar sistemi kurma, ajanda kullanma, yapılacaklar listesi tutma) gibi telafi edici stratejilerle bu probleminin üstesinden gelebilir. Olumlu yeniden çerçeveleme, bilişsel telafi edicilerin yeni bir şekli olarak MS adaptasyonunu sağlamada başarılı olmaktadır.

Bir rehabilitasyon programında, ilk adım üç alan üzerinde doğru ve kapsamlı bir değerlendirme yapmaktır: NP işlevler (kişinin mevcut kapasitesini ve sorunlarını görmek için); hastalık öncesi IQ (hastanın MS öncesi entellektüel kabiliyetlerini kestirebilmek için); günlük hayattaki sorunlar ve aile ve çevre yardımının durumu (hastanın istekleri hakkında bilgi sahibi olmak için) Bu aşamadan sonra uygulama başlayabilir. Hastanın problemlerinin tedavisi gerçek hayat koşullarında gerçekleşmelidir. Örneğin, kendi kendine giyinme sorunu yaşayan yapısal dispraksili bir hasta için yapısal sorunları çözmek yerine kendi kendine tişört giymeyi sağlamak asıl hedef olmalıdır.

Sonuç olarak özetle:


 MS'in NP ile teşhisi ve tedavisi konusunda aşağıdaki araştırmalar özellikle önemlidir:

·        Klinik tarama araçlarının net bir şekilde değerlendirilmesi. Aynı şekilde günlük hayat ve sosyal hayat becerileri üzerinde bilişsel bozuklukların derecelendirilmesi;

·        Hastalık boyunca bozulmaların doğal seyri ve bu bozulmalar ile klinik-MRI ilişkilendirilmesi;

·        Erken tedavi için "risk altındaki" hastaların belirlenmesi için bilişsel bozukluk belirteçlerinin belirlenmesi;

·        Neticede bilişsel değerlendirmede kullanılabilecek semptomatik ajanların ve hastalığı modifiye edici ajanların deneylerinin yapılması;

·        Hastalığın ciddiyeti ve aşaması ile belirlenmiş özelleştirilmiş rehabilitasyon tekniklerinin belirlenmesi.

Önerilen Bataryalar


Tablo 1: Kısa Nöropsikolojik Batarya
Batarya
Kognitif alan
Testler
Kognitif Bozulmalar için Tarama Yöntemleri
Sözel bellek
Genel sözel yetenek
Dikkat-konsantrasyon
10 adetlik kelime listesi x 3 deneme (gecikmeli)
Shipley Yaşam Enstitüsü Ölçeği
Oral Sembol Sayı Modalitesi Testi
Kısa Tekrarlanabilir Batarya
Sözel bellek
Uzamsal bellek
Dikkat-konsantrasyon
Sözel akıcılık
Seçici Hatırlama Testi x 12 deneme
Uzamsal Geri Çağırma Testi (7/24)
PASAT
Kontrollü Oral Kelime İlişkilendirme Testi
Kısa Tekrarlanabilir Revize Edilmiş Batarya
[BRB)
Sözel bellek
Uzamsal bellek
Dikkat-konsantrasyon
Dikkat-konsantrasyon
Sözel akıcılık
Karmaşık dikkat
Seçici Hatırlama Testi
10/36 Uzamsal Geri Çağırma Testi
Oral Sembol Sayı Modalitesi Testi
PASAT
Kelime Listesi Oluşturma
Sembol digi modeliteleri
Basso Tarama Bataryası
Sözel öğrenme
Sözel akıcılık
İşitsel dikkat
Duysal-algısal kapasite
Wechsler Bellek Ölçeği-Revize edilmiş Mantıksal Bellek
Kontrollü Oral Kelime İlişkilendirme Testi
Seashore Ritim Testi
Grafestezi ve Streognozi